1964 Türk müziği için çok önemli bir yıl. O yıl Balkan Melodileri Festivali düzenleniyor ve festivalin ön koşulu katılan her ülkenin kendi folklorik melodilerinden bir tanesini yeniden yorumlayarak katılması. Türkiye’den bu yarışmaya Tülay German ile birlikte Erol Büyükburç ve Tanju Okan katılıyor. Tülay German’ın ”Burçak Tarlası” adlı şarkısı salonda büyük alkış alıyor ve Türkiye festivalden kazanarak dönüyor. Türkiye’ye dönülünce, bu parça plağa basılıyor ve yer yerinden oynuyor. Adeta ortalığı kasıp kavuruyor. Herkes bu parçanın peşine düşüyor. Burçak Tarlası’nın Türk müziğinin dönüm noktası olmasının aslında asıl nedenini anlamak için bir dönem öncesine gitmemiz gerekiyor.
1960 yılı “aranjman” denilen türün ilk eserinin verildiği yıl. Aranjman; kabaca, yurt dışında var olan bir şarkının sözlerini Türkçeye çevirip yeniden yorumlamak anlamına geliyor. Bu türde ilk eser ise İlham Gencer’in “Bak Bir Varmış Bir Yokmuş” adlı eseri. Şarkının sözlerini ise Fecri Ebcioğlu yazıyor. Şarkının Fransızca olan orijinal versiyonunun ismi ise “C’est ecrit dans le Ciel”. Bu türdeki diğer eserlerden biri de Ajda Pekkan’ın “İki Yabancı” adlı eseri. Şarkının orijinali, Frank Sinatra’nın “Strangers in the Night” şarkısı.
Aranjman, 1960’tan 1964’e kadar hakim kültür oluyor. Pop müzik denildiğinde o dönem anlaşılan şey, bu tür oluyor. Bu nedenle 1964’te Burçak Tarlası’nın çok tutması, bütün müzikal akış tarihimizi değiştiriyor diyebiliriz. Bundan sonraki dönemlerde batı enstrümanlarıyla yorumlanan, yerel melodilerin yükselişini görüyoruz. Bu sebeple Burçak Tarlası ve dolayısıyla Tülay German, Türk müzik tarihini 1964’ten 1980 yılına kadar sürecek 16 yıllık yükseliş dönemine geçiş yaptırmış kabul ediliyor.
Burçak Tarlası
Sabahtan kalktım ki ezan sesi var
Ezan da sesi değil yar yar burçak yası var
Bakın şu adamın kaç tarlası var
Aman da kızlar ne zor imiş burçak yolması
Burçak tarlasında yar yar gelin de olması
Eğdirme fesini yar yar kalkar da giderim
Evini başına yar yar yıkar da giderim
Sabahtan kalktım da sütü pişirdim
Sütün de köpüğünü yar yar yere taşırdım
Burçak tarlasında aklım şaşırdım
Aman da kızlar ne zor imiş burçak yolması
Burçak tarlasında yar yar gelin de olması
Eğdirme fesini yar yar kalkar da giderim
Evini başına yar yar yıkar da giderim
Elimi salladım değdi dikene
İnkisar eyledim yar yar burçak ekene
İlahi kaynana ömrün tükene
Aman da kızlar ne zor imiş burçak yolması
Burçak tarlasında yar yar gelin de olması
Eğdirme fesini yar yar kalkar da giderim
Evini başına yar yar yıkar da giderim
Eğdirme fesini yar yar kalkar da giderim
Evini başına yar yar yıkar da giderim
Eğdirme fesini yar yar kalkar da giderim
Evini başına yar yar…
Tülay German’ın plağa “ilahi kaynana ömrün tükene” ve “bakın şu adamın kaç tarlası var” diye okuduğu bölümler aslında “ilahi zaptiye ömrün tükene” ve “bakın şu deyyusun kaç tarlası var” şeklindedir fakat plağın toplatılması ve yasaklanmasından korkulduğu için “kaynana” ve “adam” kelimeleri kullanılarak okunmuştur. Tülay German o dönemlerde verdiği tüm konserlerde o dizeleri üstüne basa basa “ilahi zaptiye” ve “bakın şu deyyusun kaç tarlası var” şeklinde söylemiş, hatta ve hatta bir keresinde sahnedeyken kendisine “Bu o… yüzünden tarlalarımız elimizden gidecek.” şeklinde bağıran ve silah çeken bir sol karşıtının elinden zor kurtulmuştur. Söz konusu silah çeken tarla sahibinin üzerine atlayıp silahı ateşlemesini engelleyen kişi ise dönemin Tülay German konseri müdavimlerinden Kadir Has’tır.
Devamı Türk Müziği’nde Yükseliş Dönemi: Altın Mikrofon Yarışması
Kaynaklar
Anatolian Rock Revival Project
Ekşisözlük