Yazacak bir şeylerimin olduğu bir sabah
Güneşin geceye kafa tuttuğu
Bulutların başka diyarlara göç ettiği
Tertemiz, saydam bir sabah
Bu şartların altında bir çöplük yatar
İç dünyamdan bir parça
Yolunda giden hiçbir şey yok, yol yok
Halbuki gitmeyi severim
Kavuşacak mıyım gidince?
Kime, neye?
Önce bu soruların cevabı olmalı
Çöplükte bir inci parıldar
Yakalamak için ellerimle temizlerim yolunu
Her darbede daha çok uzar
Düşünürüm, düşüncelerim var
Şahsıma yoramayacağım düşüncelerim var
Öyle diyor, öyle olsun
Sabahın selamında kalıyorum hep
Karşılığı çok sonra geliyor
Akılda kalıcı değilim elbet
Aklında yer edinmek imkansızdı
Ya unutmayı biliyordu
Ya da bilerek unutuyordu
Çöplüğüm dedim, pis bir çöplük
Sabah olacak, yanacağım
Yandıkça yeniden doğacağım
Değişiyorum, büyüyorum, küçülüyorum
Ama içerik aynı, kokusu aynı
İnsanda bıraktığı düşünce aynı
Değiştirilemeyen değişimim.