SAÇ ÖRGÜSÜ
Kitap Adı: Saç Örgüsü
Orijinal Adı: La Tresse
Yazar: Laetitia Colombani
Çeviri: Gülşah Ercenk
Yayınevi: Yan Pasaj Yayınevi
Sayfa: 188
Baskı: 2020
Tür: Roman
İtalya, Kanada ve Hindistan… Üç farklı ülke…
Smita, Giulia ve Sarah… Üç farklı kadın…
Bu üç kadın, üç farklı kıtada, üç farklı hayat yaşıyorlar. Birbirlerinin varlıklarından bile haberleri olmayan bu kadınların tek isteği ise; özgürlük…
Önce, Hindistan’da yaşayan okuyamama durumu, içinde ukde olarak kalan Smita’nın, yaşadığı ve kendisine yaşatılan hayata inat kızını okula gönderebilmek için verdiği mücadele çıkıyor karşımıza…
Sonra, İtalya’da babasının geçirdiği trafik kazası yüzünden aile yadigarı atölyelerinin ellerinden kayıp gitmesini önlemeye çalışan Giulia…
Son olarak ise Kanada’da avukatlık kariyeri için canla başla çalışan, tam terfi alacağını düşündüğü bir zaman diliminde hayatını alt üst eden hastalığa karşı mücadele vermek zorunda kalan Sarah…
Bu üç kadının ortak noktaları ise içinde bulundukları zor durumdan kurtulmak için canla başla verdikleri mücadele…
Kitap, ismi ve konusuyla dikkatini çekmeyi başarıyor insanın. 40 dile çevrilen, 9 ödüle layık görülen kitap; Fransa’da bir milyon satış rakamına ulaşmış ve bu başarıyı da hak ediyor doğrusu.
Tabii ki bu başarıyı elde etmesinin gerekçelerini okuduğunuz zaman çok daha iyi anlayacaksınız diye düşünüyorum.
Kadın hikâyeleri üzerinden ilerleyen, son derece akıcı, konusu ve anlatımıyla merak uyandırıcı, sayfa sayısı az olmasına rağmen verdiği mesajlar yönünden insanı tatmin eden, kısa sürede okuyup bitirebileceğiniz ve dimağınızda yer edinecek harika bir kitap olduğunu söyleyebilirim.
Çevirinin de çok başarılı olduğunu, okurken sizi rahatsız edecek herhangi bir hata ile karşılaşmayacağınızı söylemeden geçemeyeceğim. En azından ben, beni rahatsız edecek herhangi bir mantıksal ya da yazın hatasıyla karşılaşmadım.
Kitap ile ilgili düşüncelerime gelecek olursam:
Hayatlarına konuk olduğumuz kadın karakterlerin her şeye ve herkese rağmen, yaşamlarına kendi istedikleri doğrultuda devam etme istekleri ve kimsenin boyunduruğuna girmeme konusunda verdikleri mücadele takdire şayan doğrusu…
Hepsi farklı olaylarla ve durumlarla baş etmek zorunda kalsalar da güçlü ve kararlı duruşları örnek teşkil edecek mahiyette. Bunun yanı sıra, kitabın bize verdiği mesaj da son derece açık ve bir o kadar da dikkat çekici.
En olumsuz durumlarda bile kararlı bir duruş sergileyerek mücadeleden vazgeçmemeli ve başarabileceğimize dair inancımızı asla kaybetmemeliyiz. Bizim hayatımızdaki küçük değişiklikler belki de başkalarının hayatları için tahminimizden çok daha büyük değişikliklere yol açabilir.
Bu kitap herkes tarafından ama özellikle de kadınlar tarafından okunmalı.
Okunsun ki kadınlar hayatlarının ipinin kendi ellerinde olduğunu bilsinler.
Okunsun ki bir yaşam değişince diğer yaşamlara nasıl ışık tutulabilir görsünler.
Okunsun ki kendi ayakları üzerinde durmayı başarmak nasıl bir mutluluktur bizzat yaşayarak öğrensinler.
Eğer nefes alıyorsanız hiçbir şey için geç kalmış sayılmazsınız. Hayatta bulunduğu konuma kim çok kolay gelmiş ki ilk tökezlemede vazgeçesiniz. Siz yeter ki kendinize güvenin.
Baştan sona keyifle okuduğum bu eserin herkes tarafından okunmasını canı gönülden isterim. Özellikle hemcinslerime okumalarını tavsiye ediyorum. Okuyunuz ve okutunuz. Pişman olmazsınız.