Bir diğer adı “İyi Şans Tragedyası” olan “Nova Etkisi“, hayatımızda karşılaştığımız olayların içinde bulunduğumuz duruma göre değerlendirilmesindeki belirsizliğe değinir. Şanslı olduğumuzu düşündüğümüz bir A olayı, beraberinde getirdiği olaylar dizisinde kötü şeyler yaşamamıza sebep olabilir. Çok şanssız olduğumuzu düşündüğümüz B olayı ise aslında bizi ölmekten kurtarmış olabilir. Nova Etkisi, olayı yaşadıktan hemen sonra olay hakkında çıkarım yapmanın yanlış olacağını anlatmaya çalışır. Karmaşıklığı en aza indirmek için Pursuit of Wonder kanalının betimlemesini inceleyelim.
Nova Etkisi
Hikayemizdeki baş kahraman olan Eric, köpeği Nova ile birlikte bir sabah yürüyüşüne çıkar. Hareketli bir köpek olan Nova, yürüyüş yaptıkları bölgedeki bir çalının arkasında gördüğü tavşanı yakalamak için koşmaya başlar. Birden koşmaya başladığı için, sahibi Eric’in elinden kurtulur ve tavşan ile Nova ortadan kaybolur. Eric, köpeğini uzun bir süre boyunca arar, ama bulamaz. Yaşadığı bu talihsizliğin şokunda olan Eric, yakınlarını konu hakkında bilgilendirir ve onlardan yardım ister. Etrafa arama ilanları yapıştırır. Günler boyunca Nova’yı arar. Nova’yı kaybettiği için çok üzülür. Tavşan o saatte orada olmasaydı ya da Nova’nın tasmasını gevşek bir şekilde tutmamış olsaydı, onu kaybetmemiş olacağını düşünür.
1 hafta kadar sonra, Eric’in evinin önüne bir kadın gelir. Nova’yı bulmuştur. Eric ve Nova karşılaştıktan hemen sonra sarılırlar. Eric, Nova’yı bulduğu için kadına çok minnettardır. Teşekkür eder ve orada tanışırlar. Hikayemize yeni katılan karakterimiz Vanessa, ana karakterimiz Eric ile hemen hemen aynı yaşta olup, aynı zamanda çok güzeldir. O gün tanıştıktan sonra birkaç kere buluşurlar ve sonrasında sevgili olurlar. Hayatlarını birleştirdikleri için çok mutlu olan çift, aslında Eric’in Nova’yı kaybetmesinin buna sebep olduğunu bilmektedir. Vanessa, o saatte orada olmasaydı ya da kayıp ilanını görmeseydi, Eric ile tanışamayacak ve sevgili olamayacaklardı.
Mutlu bir şekilde geçen birkaç ayın ardından Eric, Vanessa’yı evinden almak için arabaya biner ve yola çıkar. Bir kavşaktan karşıya geçerken yolun diğer tarafından gelen bir araç Eric’in arabasına çarpar. Eric gözlerini hastanede açar. Uyandığında karşısında olan doktor, kazayı ucuz atlattığını, taburcu edilmeden önce birkaç kontrol yapılması gerektiğini söyler ve odadan çıkar. Eric ise Vanessa ile tanışmasaydı bu kazayı yapmamış olacağını düşünmektedir. Birkaç saat içerisinde Eric’in tüm kontrolleri yapılır. Sonuçlar çıktıktan sonra doktor odaya girer ve Eric’e kötü bir haberi olduğunu söyler. Doktor MR sonuçlarını inceledikten sonra, Eric’e beyninde bir tümör bulduğunu söyler. Eric’in telaşlanmasına izin vermeden, kaza sayesinde çok ölümcül olan bir tümörün erken teşhisi yapıldığını da ekler. Eric, kaybettiği köpeği sayesinde tanıştığı Vanessa’yı almaya giderken büyük bir kaza yaparak ölümden kurtulmuştur. Dolaylı olarak Eric’in kurtulmasının sebebi Nova’yı kaybetmesidir.
Sonuç olarak
Aslına bakarsak, bu hikâyeyi günlük hayatımızda her gün yaşıyoruz. Yaptığımız iyi veya kötü olan seçimler, bize birçok farklı seçimin kapısını açıyor. Bu bağlamda, kelebek etkisinin daha spesifik bir örneği olan nova etkisi, yaşadıklarımızı kendi talihimize bağlamanın -büyük resme baktığımızda- çok da mantıklı olmadığını gösteriyor.
Ben bunu açıklarken evrendeki en parlak cisimler olduğu düşünülen kuasarları kullanıyorum. Oluşumları hakkındaki teorilerden birisi, kuasarların karadeliklerden oluştuğudur. Aslına bakarsanız bu teori akıl almayacak kadar garip. Nasıl olur da evrenin en parlak cismi olarak bilinen kuasarın merkezinde; etrafındaki ışığı bile içine çeken, evrenin en karanlık cismi olan karadelik olur? İnanılmayacak gibi olsa da, birçok bilim insanına göre kuasarın oluşuma karadelik sebep olmuştur. Bunu günlük hayatımıza benzetecek olursak, şimdiye kadar yaşadığımız en kötü olay, bizi ağlatan, etkisinden çıkamayacağımız, bize intihar etmeyi düşündürtecek bir olay bile, belki de hayatımız boyunca yaşayacağımız en güzel şeye sebep olacaktır. Ama çoğu zaman bu iki olayı birbirine bağlayamadığımız için bunun farkında olamıyoruz.
Tabii diğer tarafından bakarsak, piyangoyu kim kazanmak istemez ki? Ama kazananların büyük bir çoğunluğunun kazandığı para yüzünden çok mutsuz insanlar olduğunu da unutmamak gerekir.