fbpx

Hayat boş bir mezardır. Aslında demek istediğim, ne olursa olsun sonumuz ölüm. Bu ölümlü dünyada herkesten çok şey bekliyoruz. Hayattan çok şey bekliyoruz. Ama beklentilerimizin, hayatımızın bir gerçeği olması için zerre uğraşmıyoruz. Elimizde bir kalem, bir kitap her şeyi kafamızın içine sığdırmayı hedefliyoruz. Peki ya hayattan beklediğimiz şey bu değilse? Belki de başarılı olmak için farklı yollara başvurmalıyız. Belki de bizim hayattan beklediğimiz şeyleri uzun süre beklemektense harekete geçmeliyiz.

Benim çok sevdiğim bir aktörün, bir sözü vardır:
“Sen, ben, hiç kimse hayat kadar acıtamaz. Ama hayat, ne kadar ağır darbe aldığın ile ilgili değil, darbeleri nasıl aldığın ve ilerlemeye nasıl devam ettiğin ile ilgilidir. Ne kadar çok darbe alabilir ve ilerlemeye devam edebilirsin? İşte, kazanmak böyle bir şey.” İşte tam olarak bu, hayat bize çok darbe vuracak, vuruyor da. Lise, üniversite, iş hayatı; hastalık, salgın, bunalım aşk acısı sakatlık vuruyor da vuruyor bu hayat. İnsanların hayallerine ulaşması için bile engel var artık. Buna en güzel örnek atanmak. Atanamadıysan yolun açık olsun. O hayalin, ”Bizimle değil.” oluyor.

He tabii kazanamadın, hayallerine ulaşamadın diyelim. Pes etmek yakışmaz, bu senin hayalin. Hayatın o kadar darbe almışken, o kadar acı çekip başaramamışken birkaç darbeden daha
zarar gelmez emin ol. O darbeyi yine al, ulaşana kadar al. Sporcu mu olacaksın? Şampiyon gibi çalış. Girişimci mi olacaksın? Üret, üret, üret; durma! Elbet biri dikkat çeker. Şu an herkesin elinde Apple, Samsung veya başka markalar var. Telefonlar için üretilen parçaların fikirlerini ortaya koyanlar bile para içinde yüzüyor. Sen de üret, bir şeyler yap, kalk ayağa!

Roman mı yazacaksın? Noktalama işaretlerin mi yok? Bırak olmasın, Türkçeyi katletmiyorsun, bırak. Yaz, ufkunu genişlet. Bu hayat pes edenleri alıp götürdü. İki karış mezar, beş adet tahta, bir adet mezar taşı. Pes etmeyenleri ise herkesin tek kişilik sandığı o zirveye… Siz neden o zirvede olamayasınız? Şu hayatın bir sonu olduğunu biliyoruz, hemfikiriz. Neden şu üç günlük dünyada hayatı güzelleştirmek, farklılık yaratmak için elimizden geleni ardımıza koymayalım ki. Bu içinde olduğumuz hayat bizim, eğer bunu biz yaşayamayacaksak ne anlamı kaldı? Dünyaya geldik ve öldük mü? Bu kadar mı? Hadi bugün hep beraber kalkalım. Bizler genciz, bizler güçlüyüz. Bizler her şeyin üstesinden geliriz. Neden ”Kendimiz ve sevdiklerimiz için biz bu dünyaya geldik, değiştirdik, farklılık yarattık ve kazanarak öldük.” demeyelim? Neden duralım, madem öleceğiz. Ayağa kalkalım ve artık hayallerimizi bizim gerçeğimiz
haline dönüştürelim. Şu an gidecek çok yolum var. Ama başladığım yerden de çok uzağım ve emin olun bununla gurur duyuyorum çünkü başladık.

turkayselimsenturk içeriklerini beğendin mi? Sosyal medyada takip edin!
Abonelik
Bildir
guest
1 Yorum
Eskiler
Yeniler En çok oylananlar
Satır içi yorumlar
Tüm yorumları görüntüleyin
turkayselimsenturk içeriklerini beğendin mi? Sosyal medyada takip edin!

Okuyucuların Beğendiği İçerikler

Birçok kişinin ‘’zor ama maaşı iyi, garanti meslek gibi’’ düşünceleriyle ün kazanmış bir bölüm olan tıp fakültesini size en ince detaylarıyla aktaracağım. Öncelikle fakülteye gelmeden önce kendinizi ilk gün yapılacak çaylak şakasına ve ileri zamanlarda daha siz TUS isimli bölüm seçmenize yarayan sınava girmeden ‘’Sen ne doktorusun? ‘’ veya diş hekimliği ayrı bir bölüm olmasına […]
Yaşanan herhangi bir gün hiç yaşanmasaydı, her şey daha farklı olur muydu? Misal dün hiç yaşanmasaydı veyahut bundan yıllar önce bir gün hiç yaşanmasaydı yine aynı mıydı hayatınız? Kadere inanmak subjektif bir bakış açısı olarak görünebilir ancak hayatın akışı olarak farklı bir yerden durumu ele alabiliriz. Bütün malzemeleri özene bezene kesip, doğrayıp harika bir yemek […]
Herkesin ölmeden görmek isteyeceği bir yer vardır. Yoksa da henüz keşfetmemiştir… Benim için burası Norveç. “Soğuk Cennet” veyahut “Kuzeyin İncisi” denilen bu ülkenin lanse ettiği imajı bir görseniz aşık olmamak elde değil. O yüzden henüz kendi ülkenizi keşfetmediyseniz ileride belki yol arkadaşım olabilirsiniz! Norveç ”Soğuk Cennet” Ülkenin yönetim biçimi anayasal monarşi ve başkenti Oslo‘dur. 385,207 […]
Her kitap ayrı güzel, dünyasına girdikten sonra… Ama bazı başyapıtlar vardır, gerçekten okumak zevk verir. Okudukça içine düşer, yeni bir dünyanın kahramanı olursunuz. Herkes için değişebilecek bir liste… Daha iyisi varsa da ben okuduğum kadarını biliyorum ve bunlar şu an en iyisi! Daha birçok türde konuşulacak kitaplar olsa da üç ayrı türde üç başyapıt derledim, […]

İlgini Çekebilir

Çoğumuzun, adını belki de hiç duymadığı fakat yaşamımızda denk gelebileceğimiz, farkında ve bilinçli olduğumuz takdirde erken tanı ve tedavi seçeneklerini düzenleyebileceğimiz, benim ise özel eğitim alanında tanıştığım bir sendromdan bahsetmek istiyorum sizlere: DiGeorge Sendromu. DiGeorge Sendromu (DGS) 22. kromozomun (22q11) delesyonu (kromozomun bağlı bulunduğu parçadan kopup silinmesi, yok olması) ya da translokasyonu (kopan veya kaybolan […]
“Sisyphus’u gördüm, korkunç işkenceler çekerken: yakalamış iki avucuyla kocaman bir kayayı ve de kollarıyla bacaklarıyla dayanmıştı kayaya, habire itiyordu onu bir tepeye doğru, işte kaya tepeye vardı varacak, işte tamam, ama tepeye varmasına bir parmak kala, bir güç itiyordu onu tepeden gerisin geri, aşağıya kadar yuvarlanıyordu yeniden baş belası kaya, o da yeniden itiyordu kayayı, […]
Bugün 10 Mart 2022. Gülistansız 796. gün “Ne durumdayım biliyor musunuz? Ölüm Allah’ın emri, ölüm dünyada var. Gençlerin ölümü zor ama biz her gün yeniden ölüyoruz. Her gün… Toprağa bile basmaya kıyamıyorum, acaba kızım içinde olabilir mi diye. “ 21 yaşında, Tunceli’de bir üniversite öğrencisiydi Gülistan Doku. 5 Ocak 2020 tarihinden bu yana haber alınamıyor. […]
Bir girişim fikriniz var ve bu alanda bir marka oluşturmak istiyorsunuz ya da henüz küçük bir işletmesiniz ve işletmenizi büyütüp kârınıza kâr katmak istiyorsunuz. İşte bu yolda atmanız gereken ilk adım markalaşmak olmalıdır. Peki marka nedir?                Marka yalnızca kalabalık bir pazarda sizi diğerlerinden ayıran isim, logo ve slogandan ibaret değildir. Markanız insanların sizinle etkileşimde […]