”Yeni Ahit” filminde din, mizah yoluyla ele alınmaktadır. Tanrının bir surete sahip olduğu filmler genellikle komedi türündedir. Semavi dinlerin kökeni incelendiğinde insanların algıladığı tanrı formunun bir erkek olduğu düşüncesi kaçınılmaz hâle gelmiştir. Filmde çeşitli ironilerle eril-erkek egemen doğasına ve tanrı algısına güçlü vurumlar yapmıştır. Film ataerkil düzenin ürünüdür ve ataerkil düzenin sorumlusu dinler olarak görülmüştür. Tanrının erkek olarak tasviri ataerkil düzene bir eleştiri yaratır. Tanrının erkek olmasından anlaşılacağı üzere Patriyarka, kötülüklerin ve şiddetin nedenidir. Bu yüzden tanrıça bilgisayarı ele geçirdiğinde dünyanın daha güzel bir yere dönüştüğü tasvir edilir. Kadının toplumsal rolleri filmde de gösterilmiştir. Kadının sürekli ev işi yapması, evde kocası olmadığı için daha rahat davranabilmesi bunun örneğidir. Bilgisayarın tanrı evde olmadığında tanrıçanın eline geçmesi, tanrıçanın dünyayı istediği yer hâline getirmesi ve önceden kadınlara dayatılan toplumsal normların yeni düzende artık erkeklere dağıtılacak olmasının izlenimini yaratması, her zaman bir cinsiyetin diğer cinsiyet üzerinde egemen olacağının mesajını vermektedir. Güç kimin eline geçerse kendi cinsiyeti için avantajlı olanı hayata geçirmeye çalışır ve tanrıçanın yaptığı budur. Film; sömürünün olmadığı, barışçıl bir dünya özlemini dile getirir. Filmdeki havari olan karakterlerin hepsi istemediği bir hayatı yaşamaktadır ve özgür değildir. Bunun için de kadının özgürleşmesini ve güçlenmesini savunur. Kadının özgürleşmesi, herkesin özgürleşmesi anlamına gelir. Film bütün cinslerin ve doğadaki tüm varlıkların özgür olması fikrini savunur. Bu yönüyle de film aynı zamanda politiktir.
Filmde tanrı insanlığı can sıkıntısından yaratmıştır. Boş ve mutsuz bir hayat yaşıyor olması onu değişik uğraşlara yöneltmiştir. Filmde tanrı kötü bir baba figüründedir. Genelde kızı Ea’nın yaptığı şeyleri baskılamaya çalışır ve erkek olmadığını sık sık dile getirir. Evlatları tarafından sevilmez. Ataerkil şiddeti kendi çocuklarına uygular. Film geleneksel baba figürünü tanrıya işlemiştir. Çocuklarını sevgiyle değil otorite ile yetiştirmiştir. Tanrı için önemli şey gücü elinde tutmaktır ve bunu korku salarak yapacağını düşünür. İnsanların ölümlerini öğrenmesine bu kadar sinirlenmesinin nedeni ölümlerinin vaktini öğrenen insanların artık tanrıdan o kadar korkmayacağını düşünmesidir. Güç ve otorite kaybetme korkusu tanrı için olabilecek en kötü şeydir. Şiddete başvurma nedeni ise iktidar ve itibar kaybına reaksiyon göstermesidir.
Film başta kutsal dinlere hakaret ediyor gibi görünse de aslında dinlere çok güzel bir eleştiri getiriyor.