fbpx

İnsanlık tarihinin en ölümcül salgını olarak kayda geçen Kara Ölüm, diğer adıyla Kara Veba, 1347-1351 yılları arasında Avrupa’da zirveye ulaşan salgının 75-200 milyon kadar insanın ölümüne yol açtığı düşünülmektedir. Hastalığın sebebi yersinia pestis bakterisidir.

Veba hastalığının üç türüne de yol açabilen genellikle bubonik, hıyarcıklı veba, görülse bile, pnömonik veba ve septisemik veba olarak da görülebilir. Bu bakteri insanlara pireler aracılığıyla bulaşır. Isırığıyla, hastalığı bulaştırmaya yetecek miktarda bakteri geçişi olabilir. İnsanlarda ve özellikle fare ve sincap olmak üzere kemirgenlerde hastalık yapar. Üç veba hastalığında da ortak olan bazı semptomlar bulunmakta. Bunlar; baş ağrısı, ateş, aşırı hâlsizlik gibi belirtilerdir fakat kişiden kişiye de kimi zaman farklılık gösterebilir. Öyle de olmuş olmalı ki Giovanni Boccaccio’nun kaleminden veba salgını ile bir metinde şöyle bir kısım yer almakta: “Söz konusu yılın bahar başlarında veba, üzücü etkilerini gün yüzüne çıkarmaya başladı. Burun kanamasının kaçınılmaz ölüm anlamına gelen Doğu’daki şeklini almadı. Bu etkisini daha ziyade, kadın ve erkeklerde kasık ve koltuk altlarında oluşan şişlikler yoluyla gösterdi. Çok kısa bir süre içinde, gelişigüzel bir şekilde yayılmaya başladı; daha sonra hastalığın semptomları kollarda, uyluklarda ve vücudun geri kalan her yerinde siyah ve mor lekelere dönüştü, Bazıları büyük iken bazıları küçük ve yayılmış şekildeydi. Her halükarda hastaların çok azı bu hastalığı atlattı ve hemen hemen hepsi önceden açıkladığım semptomların ortaya çıkmasından yaklaşık üç gün sonra öldü. Ölenlerin çoğu daha ateş veya başka herhangi bir yan etki göstermeden öldü.”  Bu salgının bu kadar büyümesine yardımcı olan Papa IX. Gregorius, 75 milyon insanın ölümüne neden olması ve acayip bir kedi düşmanlığıyla tanınıyor. IX. Gregorius, günümüzde var olan kediler hakkındaki batıl inançların ortaya çıkmasında büyük role sahip. Milyonlarca kedinin ve insanın hayatını kararttı. Kaleme aldığı papalık mektubunda; siyah kedileri satanik bir simge hâline getirip, kedilerin şeytan olduğunu ilan etmiş ve bununla birlikte kediler ve cadı olduğuna inanılan insanlar da yakılarak öldürülmüştür.

Bu korkunç katliamlardan sonra doğanın dengesi bozuldu ve farelerin sayısı arttı. Kırım’dan İtalya’ya gelen bir gemiden limana inen veba hastalığı taşıyan fareler,  Avrupa’da dolaşmaya başladı. Ve milyonların ölümüne sebep olan bu salgının arkasında tamamen cehalet ve nefretin sonucu vardı.

Tuana Bozdemir içeriklerini beğendin mi? Sosyal medyada takip edin!
Abonelik
Bildir
guest
0 Yorumlar
Satır içi yorumlar
Tüm yorumları görüntüleyin
Tuana Bozdemir içeriklerini beğendin mi? Sosyal medyada takip edin!

Okuyucuların Beğendiği İçerikler

Birçok kişinin ‘’zor ama maaşı iyi, garanti meslek gibi’’ düşünceleriyle ün kazanmış bir bölüm olan tıp fakültesini size en ince detaylarıyla aktaracağım. Öncelikle fakülteye gelmeden önce kendinizi ilk gün yapılacak çaylak şakasına ve ileri zamanlarda daha siz TUS isimli bölüm seçmenize yarayan sınava girmeden ‘’Sen ne doktorusun? ‘’ veya diş hekimliği ayrı bir bölüm olmasına […]
Yaşanan herhangi bir gün hiç yaşanmasaydı, her şey daha farklı olur muydu? Misal dün hiç yaşanmasaydı veyahut bundan yıllar önce bir gün hiç yaşanmasaydı yine aynı mıydı hayatınız? Kadere inanmak subjektif bir bakış açısı olarak görünebilir ancak hayatın akışı olarak farklı bir yerden durumu ele alabiliriz. Bütün malzemeleri özene bezene kesip, doğrayıp harika bir yemek […]
Herkesin ölmeden görmek isteyeceği bir yer vardır. Yoksa da henüz keşfetmemiştir… Benim için burası Norveç. “Soğuk Cennet” veyahut “Kuzeyin İncisi” denilen bu ülkenin lanse ettiği imajı bir görseniz aşık olmamak elde değil. O yüzden henüz kendi ülkenizi keşfetmediyseniz ileride belki yol arkadaşım olabilirsiniz! Norveç ”Soğuk Cennet” Ülkenin yönetim biçimi anayasal monarşi ve başkenti Oslo‘dur. 385,207 […]
Her kitap ayrı güzel, dünyasına girdikten sonra… Ama bazı başyapıtlar vardır, gerçekten okumak zevk verir. Okudukça içine düşer, yeni bir dünyanın kahramanı olursunuz. Herkes için değişebilecek bir liste… Daha iyisi varsa da ben okuduğum kadarını biliyorum ve bunlar şu an en iyisi! Daha birçok türde konuşulacak kitaplar olsa da üç ayrı türde üç başyapıt derledim, […]

İlgini Çekebilir

Çoğumuzun, adını belki de hiç duymadığı fakat yaşamımızda denk gelebileceğimiz, farkında ve bilinçli olduğumuz takdirde erken tanı ve tedavi seçeneklerini düzenleyebileceğimiz, benim ise özel eğitim alanında tanıştığım bir sendromdan bahsetmek istiyorum sizlere: DiGeorge Sendromu. DiGeorge Sendromu (DGS) 22. kromozomun (22q11) delesyonu (kromozomun bağlı bulunduğu parçadan kopup silinmesi, yok olması) ya da translokasyonu (kopan veya kaybolan […]
“Sisyphus’u gördüm, korkunç işkenceler çekerken: yakalamış iki avucuyla kocaman bir kayayı ve de kollarıyla bacaklarıyla dayanmıştı kayaya, habire itiyordu onu bir tepeye doğru, işte kaya tepeye vardı varacak, işte tamam, ama tepeye varmasına bir parmak kala, bir güç itiyordu onu tepeden gerisin geri, aşağıya kadar yuvarlanıyordu yeniden baş belası kaya, o da yeniden itiyordu kayayı, […]
Bugün 10 Mart 2022. Gülistansız 796. gün “Ne durumdayım biliyor musunuz? Ölüm Allah’ın emri, ölüm dünyada var. Gençlerin ölümü zor ama biz her gün yeniden ölüyoruz. Her gün… Toprağa bile basmaya kıyamıyorum, acaba kızım içinde olabilir mi diye. “ 21 yaşında, Tunceli’de bir üniversite öğrencisiydi Gülistan Doku. 5 Ocak 2020 tarihinden bu yana haber alınamıyor. […]
Bir girişim fikriniz var ve bu alanda bir marka oluşturmak istiyorsunuz ya da henüz küçük bir işletmesiniz ve işletmenizi büyütüp kârınıza kâr katmak istiyorsunuz. İşte bu yolda atmanız gereken ilk adım markalaşmak olmalıdır. Peki marka nedir?                Marka yalnızca kalabalık bir pazarda sizi diğerlerinden ayıran isim, logo ve slogandan ibaret değildir. Markanız insanların sizinle etkileşimde […]