fbpx

Evrenin büyüklüğünü mesafelerle veya somut cisimlerle anlatamayız. Sadece bize verilen tahmini fikirlerle biraz düşünebiliriz ve hayal edebiliriz. Evrende milyarlarca bulut kümeleri, bulutsular, galaksiler ve yıldızlar var. Biz bu milyarlarca galaksinin içinden Samanyolu galaksisinin içindeki milyarlarca yıldızdan biri olan Güneş’in ekseninde döndürdüğü sistemin içindeki gezegenlerden birinde yaşıyoruz. Yaşadığımız gezegenin ismi Dünya (belki de şimdilik, neyse konumuz bu değil). Bahsetmek istediğim konu Güneş sistemimizin oluşumu, özellikleri, gezegenleri ve daha fazlası.

Güneş sistemimiz birçok gezegene, uyduya, uzay parçacığına ev sahipliği yapmaktadır. Gezegenlerin Güneş’e olan uzaklığı yakından itibaren sırasıyla şöyledir: Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün. Bu gezegenlerin isimleri eski Yunan ve Roma mitolojisine ait tanrılardan gelmektedir. Gezegen isimlerini okurken bir eksik fark ettiniz mi? O eksik gezegen, yani aslında cüce gezegen* Plüton. 2006 yılına kadar gezegen olarak sayılan Plüton, Uluslararası Astronomi Birliği kararı ile gezegen statüsünden cüce gezegen statüsüne alınmıştır. Sebebi ise o tarihte cüce gezegen klasında olup Plüton’a benzer özellikler gösteren başka bir cisim tespit edilmiş olup Plüton’u cüce gezegen sınıfına düşürme kararı alınmıştır. 

Gezegenlerin ve cüce gezegenlerin kütle çekim kuvvetiyle oluşan yörüngede dolanan Güneş sistemi cisimlerine de doğal uydular diyoruz. Mesela Ay olarak isimlendirdiğimiz gök cismi Dünya’nın doğal uydusudur ve Güneş sistemindeki en büyük doğal uydu olma özelliğine sahiptir.  Belki ismini daha önce duyduğunuz Titan ise Güneş sistemindeki ikinci en büyük uydudur ve Satürn’e ait doğal bir uydudur. Uyduların gezegenler etrafındaki yörüngeleri dairesel ve eliptik olabilir. Gezegenlerin Güneş etrafındaki yörüngeleri ise daireseldir. 

Güneş sisteminde mesafeler astronomi birimi (AB) ile ölçülür. 1 AB, yaklaşık 149.6 milyon kilometre mesafeye denk gelir. Dünya ile Güneş arasındaki mesafe de yaklaşık 1 AB’dir (148 milyon kilometre). Işığın bu mesafeyi kat etmesi 8.3 dakikadır. Yani “Güneş’e baktığımızda onun 8 dakika önceki hâlini görürüz.” cümlesinin sebebi budur. Bununla ilgili bir örneğe de “Kara Delik” isimli yazımda değinmiştim.

Güneş sistemi ile ilgili fikirler ilk defa 1700’lü yıllarda ortaya atılmış ve ciddiye alınmıştır. Immanuel Kant dâhil bu konu hakkında yorumlarda bulunmuştur ve Güneş sisteminin bulutsu varsayıma dayalı olduğunu söylemiştir. Bu varsayıma benzer olarak 1700’lerin sonlarında Pierre-Simon Laplace tarafından bir teori öne sürülmüştür. Bu teoriye göre Güneş sistemi 4,6 milyar yıl önce moleküler bulutun* çökmesi sonucu oluşmuştur. Bu çökme bir patlamayla sonlanmış, sonrasında güneş öncesi bulutsu olarak tanımlanan bir bölge ortaya çıkmıştır. Zaman geçtikçe çeşitli etkenlerden dolayı bu bulutsu da çökmeye başlamış, merkezinde yoğun ve sıcak bir önyıldız* oluşmuştur. Bu süreç 100 milyon yıl sürmüş, bu süre sonunda artık Güneş’imiz tam bir yıldız olmuştur. Geride kalan bulutsuda çeşitli gezegenler oluşmuştur. Tabii ki hepsi bir anda oluşmamıştır. Henüz genç olan Güneş’in bulunduğu sistemi ısıtması ve entropinin belirli bir seviyeye gelmesi zaman almıştır. 

Kütlesel olarak Güneş sistemimizin %99,86’sını Güneş’imiz, kalan ağırlığı gezegenler ve gök cisimleri oluşturmaktadır. Ne kadar da ağır! Kalan kütlenin %90’ını ise bu sistemdeki gezegenlerden ikisi olan Jüpiter ve Satürn oluşturur. 

*Cüce Gezegen: Dairesel şekilde kütleçekim etkisine sahip olmasına rağmen yörüngedeki diğer cisimleri temizlemeye gücü yetmeyen gezegendir.

*Moleküler Bulut: Yoğunluğu ve boyutu moleküler hidrojen olmak üzere, moleküllerin oluşmasını sağlayan yıldızlararası bir çeşit buluttur.

*Önyıldız: Uzayda, moleküler bulutun gazlarının daralmasıyla meydana gelen büyük bir kütledir.
Mehmet Ilker içeriklerini beğendin mi? Sosyal medyada takip edin!
Abonelik
Bildir
guest
0 Yorumlar
Satır içi yorumlar
Tüm yorumları görüntüleyin
Mehmet Ilker içeriklerini beğendin mi? Sosyal medyada takip edin!

Okuyucuların Beğendiği İçerikler

Birçok kişinin ‘’zor ama maaşı iyi, garanti meslek gibi’’ düşünceleriyle ün kazanmış bir bölüm olan tıp fakültesini size en ince detaylarıyla aktaracağım. Öncelikle fakülteye gelmeden önce kendinizi ilk gün yapılacak çaylak şakasına ve ileri zamanlarda daha siz TUS isimli bölüm seçmenize yarayan sınava girmeden ‘’Sen ne doktorusun? ‘’ veya diş hekimliği ayrı bir bölüm olmasına […]
Yaşanan herhangi bir gün hiç yaşanmasaydı, her şey daha farklı olur muydu? Misal dün hiç yaşanmasaydı veyahut bundan yıllar önce bir gün hiç yaşanmasaydı yine aynı mıydı hayatınız? Kadere inanmak subjektif bir bakış açısı olarak görünebilir ancak hayatın akışı olarak farklı bir yerden durumu ele alabiliriz. Bütün malzemeleri özene bezene kesip, doğrayıp harika bir yemek […]
Herkesin ölmeden görmek isteyeceği bir yer vardır. Yoksa da henüz keşfetmemiştir… Benim için burası Norveç. “Soğuk Cennet” veyahut “Kuzeyin İncisi” denilen bu ülkenin lanse ettiği imajı bir görseniz aşık olmamak elde değil. O yüzden henüz kendi ülkenizi keşfetmediyseniz ileride belki yol arkadaşım olabilirsiniz! Norveç ”Soğuk Cennet” Ülkenin yönetim biçimi anayasal monarşi ve başkenti Oslo‘dur. 385,207 […]
Her kitap ayrı güzel, dünyasına girdikten sonra… Ama bazı başyapıtlar vardır, gerçekten okumak zevk verir. Okudukça içine düşer, yeni bir dünyanın kahramanı olursunuz. Herkes için değişebilecek bir liste… Daha iyisi varsa da ben okuduğum kadarını biliyorum ve bunlar şu an en iyisi! Daha birçok türde konuşulacak kitaplar olsa da üç ayrı türde üç başyapıt derledim, […]

İlgini Çekebilir

Çoğumuzun, adını belki de hiç duymadığı fakat yaşamımızda denk gelebileceğimiz, farkında ve bilinçli olduğumuz takdirde erken tanı ve tedavi seçeneklerini düzenleyebileceğimiz, benim ise özel eğitim alanında tanıştığım bir sendromdan bahsetmek istiyorum sizlere: DiGeorge Sendromu. DiGeorge Sendromu (DGS) 22. kromozomun (22q11) delesyonu (kromozomun bağlı bulunduğu parçadan kopup silinmesi, yok olması) ya da translokasyonu (kopan veya kaybolan […]
“Sisyphus’u gördüm, korkunç işkenceler çekerken: yakalamış iki avucuyla kocaman bir kayayı ve de kollarıyla bacaklarıyla dayanmıştı kayaya, habire itiyordu onu bir tepeye doğru, işte kaya tepeye vardı varacak, işte tamam, ama tepeye varmasına bir parmak kala, bir güç itiyordu onu tepeden gerisin geri, aşağıya kadar yuvarlanıyordu yeniden baş belası kaya, o da yeniden itiyordu kayayı, […]
Bugün 10 Mart 2022. Gülistansız 796. gün “Ne durumdayım biliyor musunuz? Ölüm Allah’ın emri, ölüm dünyada var. Gençlerin ölümü zor ama biz her gün yeniden ölüyoruz. Her gün… Toprağa bile basmaya kıyamıyorum, acaba kızım içinde olabilir mi diye. “ 21 yaşında, Tunceli’de bir üniversite öğrencisiydi Gülistan Doku. 5 Ocak 2020 tarihinden bu yana haber alınamıyor. […]
Bir girişim fikriniz var ve bu alanda bir marka oluşturmak istiyorsunuz ya da henüz küçük bir işletmesiniz ve işletmenizi büyütüp kârınıza kâr katmak istiyorsunuz. İşte bu yolda atmanız gereken ilk adım markalaşmak olmalıdır. Peki marka nedir?                Marka yalnızca kalabalık bir pazarda sizi diğerlerinden ayıran isim, logo ve slogandan ibaret değildir. Markanız insanların sizinle etkileşimde […]