Hayatınız boyunca bir daha asla görmeyeceğiniz insanlarla bir hafta geçirdiğinizi düşünün. Bunun farkında olan ancak her zaman geri plana atan insanlarla, bunun olacağı güne kadar içine gömen insanlarla… Hayatınızın sadece bir haftasına eşlik edecek 20 insan düşünün, farklı ülkelerden, farklı dillerden, farklı kültürlerden insanlar. Beslediğiniz duyguları bir daha asla yakalamanız mümkün olmayacaktır.
Gerek üniversite gerek lisede süregelen Erasmus projeleri ülkemizde çok fazla okulda var. Birçok öğrenci buna rağmen fazla bilgili değil lakin kesinlikle yurt dışında bir hafta geçirmek kulağa geldiği kadar imkânsız değil. Henüz 17 yaşında lisede 1 haftalığına bambaşka bir ülkede zaman geçirebilirsiniz. Aynı şekilde üniversitede 1 döneminizi ve daha da fazla zamanınızı yurt dışında geçirebilir, eğitiminizi orada tamamlayabilirsiniz. Bunun en hoş tarafı tanıdığınız insanlardır. Lise için bu durum daha üzücü çünkü maalesef yalnızca 1 hafta kalabiliyorsunuz. Bu bir haftada belki asla bağları kopmayacak arkadaşlıklar kuruyor, belki amansız bir aşka düşüyorsunuz. Ve buna insan izin veriyor, bir daha bu insanları asla görmeyeceğini bilse de izin veriyor bu duygulara… Hoş, elbet belki bir gün tekrar bir araya gelinebilir. Lakin Türkiye ekonomisi ile bu biraz zor görünüyor.
Şu anda bu yazıyı Napoli’den Bari’ye giden bir otobüste yazıyorum. Geçirdiğim mükemmel bir haftanın geri dönüş yolundayım. Bu bir hafta öyle çok şey katıyor ki insana. Dünyanın bambaşka bir yerinde yaşayan insanların hayatına şahit olmak ve hatta bir süre eşlik etmek. Dilinizi geliştiriyor, insanlara bakış açınızı değiştiriyor, bütün ön yargılarınızı kırıyor. Size yalnızca yarar veriyor, tek bir zararı bile yok.
Bir hafta boyunca bir öğrenci yanında, bir aile ile konaklıyorsunuz. Gündüzleri proje gereği yapmanız gereken çalışmalar, program doğrultusunda gitmeniz gereken yerler oluyor. Her şey her bir adımıyla mükemmel ve geceler ise öğrencilere bahşediliyor. Evet, bir daha asla görmeyeceğiniz insanlar ve siz.
Ekonomi, eğitim, yaşam tarzı, kültür… Her açıdan ufkunuzu açıyor. Bazen gördüğünüz şeyleri garipsiyor, bazen hayret ediyor, bazen melül melül bakakalıyorsunuz. Gerçekten ne hoş değil mi? Hiçbir kötü tarafı olmadığını söylemek belki bir nebze yalan olabilir. Son gece bile, belki tekrar bir araya gelme şansınız olmadığı düşüncesini bir kenara itiyorsunuz. O uçaktan bambaşka bir ülkeye adımınızı ilk attığınız an unuttuğunuz bu düşünceyi, son gece bile aklınıza getirmiyorsunuz. Ta ki gerçekten son kez sarılıp son kez çok sıkı bağlar kurduğunuz o insanlara bakana dek… Bu biraz kötü bir tarafı olabilir. Lakin lisede katıldığınız Erasmus+ , ileride üniversitede sizi ön plana atıyor. Bu da ayrı bir güzelliği bu programın. Çünkü belki bu insanlarla değil ama bambaşka insanlarla bir araya gelebilirsiniz.
Bu projelerde çalışan ve çabalayan insanlar doğrultusunda, Türkiye’de böyle bir fırsatın doğması olağanüstü… Görünmeyen tarafıyla tonlarca prosedüre tabii olan bu projeler öğrenciler için gerçekten çok büyük bir fırsat.
Bir daha asla görmeyeceğiniz insanlarla bir süre geçirdiniz ve şimdi dönüş yolundasınız. Tek bir kötü tarafı ve ardında onlarca güzel tarafı… Belki bir gün tekrar bir araya gelebilme umudu ile.
İtaly, 07.05