fbpx

Bazen kontrol edemediğimiz düşüncelerimiz olduğunu fark ederiz hâlbuki kontrol edememekten ziyade insanın kırıklıklarının izi düşüncelere yansır. Düzeldiğini düşündüğümüz birçok şey farkında olmasak bile aslında hayatımıza işlemiştir. Ufak bir açıkta bile eski kırıkların izi düşüncelerin izine dönüşür. Örneğin dışarıdan basit görünen bir mevzu size zor gözükebilir, kendi içinizde bu sorunu düşünmekten kendinizi alıkoyamıyor olabilirsiniz. Ve işte o zaman kendini sorgulamaya başlar insan olay bu kadar normal ise neden kendi içimde bu denli zor, büyük ve karışık… Aslında kime göre sorunun derecesine karar verebiliyoruz ki ? Sizin için büyük bir sorunun olması demek ki içinizde hâlâ bulunan izlerin dışarı taşmasıdır, işte burada başlıyor insanın insana hassasiyetle yaklaşması empati kurması ve kırıklıkları ile kabullenmesi. Psikoloji hayatımızda görüp görebileceğimiz en derin ve anlaşılması zor bir özellik iken sorunlara karşı nasıl derecelendirebiliriz ki? Bence bir insanı tepkilerinden ötürü yargılamadan önce kesinlikle içinde olabilecek izleri düşünmek gerekir. Empati kurmak. Zor değil bir insanı anlayarak konuşmak, anlayarak yaklaşmak veya empati kurmak. Toplumsal olarak olması gereken davranışların bu kadar zor hale getirilmesi de çok tuhaf değil mi? Kırmaktan korkmak… Olması gereken bu, zor değil veya olağanüstü şeyler değil bunlar, herkesin yapabileceği davranışları düşünerek yapmaktır. Farid Farjad’dan aldığım bir alıntı güzel özetliyor bu mevzuyu:
“Sevmek, sıra dışı ya da kahramanca şeyler yapmak değil;
sıradan şeyleri hassasiyetle yapmaktır.”
Zor görmeyin, duygularınızı saklamayın, içinizden geleni hassasiyetle söyleyin, hayat kısa inanın pişman olmaktan iyidir korkusuzca ifadelerinizi söylemek. Veya pişman olmaktan iyidir empati kurup naif davranışlarda bulunmak. Yargılamayın kimseyi, anlamaya çalışın. Bir olaya karşı tepki vermeden önce düşünün. Ne demişler 2 dinle 1 konuş. Siz 3 düşünün 2 dinleyin 1 konuşun. Bir şey olmaz bir şeylerden kaybetmezsiniz tam tersine kazanırsınız. Olduğu gibi kabullenmeyi öğrenmek de dahil bu mevzuya. İnsan kendini kabullenmeli sonra sevdiklerini sonra da insanları. Bu yanlışları kabullenmek değil, yanlışlar düzeltilir. Bu kendinizi ve insanları olağan yaşanmışlıklar doğrultusunda olan kafa yapısı ve kalbi ile kabul etmektir. Hatalarınızı sevip gelecek için umut beslemektir. Yaşadığınız olumsuzluklar doğrultusunda geleceği karalamak değildir. Veya geçmişte takılı kalıp zamanını yaşamamak değildir. Geçmişte silinmeyecek izler taşır insan, hüznünü yaşar lakin bunu baki kılmak kendine yazık etmek değil midir? Gülümsemek… Gülümsemek de empati kurmak kadar zor değildir. Gülümsemekten de çekinmeyin. Ne demiş Peyami Safa:
“Kaderinin şoförü sensin.
Emin ol.
Onu dram istikametinde sürme.
Biraz gül, yahu!
Vallahi değmez bu dünya.”
Ve kısaca hassasiyet… Sevmek hassasiyetle yaklaşmaktır… Kendinize hassasiyetle yaklaşın sonra sevdiklerinize sonra da insanlara… 

Abonelik
Bildir
guest
0 Yorumlar
Satır içi yorumlar
Tüm yorumları görüntüleyin

Okuyucuların Beğendiği İçerikler

Birçok kişinin ‘’zor ama maaşı iyi, garanti meslek gibi’’ düşünceleriyle ün kazanmış bir bölüm olan tıp fakültesini size en ince detaylarıyla aktaracağım. Öncelikle fakülteye gelmeden önce kendinizi ilk gün yapılacak çaylak şakasına ve ileri zamanlarda daha siz TUS isimli bölüm seçmenize yarayan sınava girmeden ‘’Sen ne doktorusun? ‘’ veya diş hekimliği ayrı bir bölüm olmasına […]
Yaşanan herhangi bir gün hiç yaşanmasaydı, her şey daha farklı olur muydu? Misal dün hiç yaşanmasaydı veyahut bundan yıllar önce bir gün hiç yaşanmasaydı yine aynı mıydı hayatınız? Kadere inanmak subjektif bir bakış açısı olarak görünebilir ancak hayatın akışı olarak farklı bir yerden durumu ele alabiliriz. Bütün malzemeleri özene bezene kesip, doğrayıp harika bir yemek […]
Herkesin ölmeden görmek isteyeceği bir yer vardır. Yoksa da henüz keşfetmemiştir… Benim için burası Norveç. “Soğuk Cennet” veyahut “Kuzeyin İncisi” denilen bu ülkenin lanse ettiği imajı bir görseniz aşık olmamak elde değil. O yüzden henüz kendi ülkenizi keşfetmediyseniz ileride belki yol arkadaşım olabilirsiniz! Norveç ”Soğuk Cennet” Ülkenin yönetim biçimi anayasal monarşi ve başkenti Oslo‘dur. 385,207 […]
Her kitap ayrı güzel, dünyasına girdikten sonra… Ama bazı başyapıtlar vardır, gerçekten okumak zevk verir. Okudukça içine düşer, yeni bir dünyanın kahramanı olursunuz. Herkes için değişebilecek bir liste… Daha iyisi varsa da ben okuduğum kadarını biliyorum ve bunlar şu an en iyisi! Daha birçok türde konuşulacak kitaplar olsa da üç ayrı türde üç başyapıt derledim, […]

İlgini Çekebilir

Çoğumuzun, adını belki de hiç duymadığı fakat yaşamımızda denk gelebileceğimiz, farkında ve bilinçli olduğumuz takdirde erken tanı ve tedavi seçeneklerini düzenleyebileceğimiz, benim ise özel eğitim alanında tanıştığım bir sendromdan bahsetmek istiyorum sizlere: DiGeorge Sendromu. DiGeorge Sendromu (DGS) 22. kromozomun (22q11) delesyonu (kromozomun bağlı bulunduğu parçadan kopup silinmesi, yok olması) ya da translokasyonu (kopan veya kaybolan […]
“Sisyphus’u gördüm, korkunç işkenceler çekerken: yakalamış iki avucuyla kocaman bir kayayı ve de kollarıyla bacaklarıyla dayanmıştı kayaya, habire itiyordu onu bir tepeye doğru, işte kaya tepeye vardı varacak, işte tamam, ama tepeye varmasına bir parmak kala, bir güç itiyordu onu tepeden gerisin geri, aşağıya kadar yuvarlanıyordu yeniden baş belası kaya, o da yeniden itiyordu kayayı, […]
Bugün 10 Mart 2022. Gülistansız 796. gün “Ne durumdayım biliyor musunuz? Ölüm Allah’ın emri, ölüm dünyada var. Gençlerin ölümü zor ama biz her gün yeniden ölüyoruz. Her gün… Toprağa bile basmaya kıyamıyorum, acaba kızım içinde olabilir mi diye. “ 21 yaşında, Tunceli’de bir üniversite öğrencisiydi Gülistan Doku. 5 Ocak 2020 tarihinden bu yana haber alınamıyor. […]
Bir girişim fikriniz var ve bu alanda bir marka oluşturmak istiyorsunuz ya da henüz küçük bir işletmesiniz ve işletmenizi büyütüp kârınıza kâr katmak istiyorsunuz. İşte bu yolda atmanız gereken ilk adım markalaşmak olmalıdır. Peki marka nedir?                Marka yalnızca kalabalık bir pazarda sizi diğerlerinden ayıran isim, logo ve slogandan ibaret değildir. Markanız insanların sizinle etkileşimde […]