fbpx

Çok kez denenmiş şeyler var hayatımda. Bir ümit başarırım diye her şeyi denedim. Olmadı tabii. Çünkü insanın gözündeki ışık gittiğinde, içindeki heves bittiğinde bir şeyleri asla tam yapamıyor. İhtiyaç duymak… Aslında ne kadar sık kullandığımız bir kelime. Ama gerçekten neye ihtiyaç duyduğumuzu hiç düşündük mü acaba ? Küçüklüğümüzden itibaren hep eksik sevgiyle ve korkuyla büyüdüğümüz zaman o günlerde her şey güzel gibi gelse de başta sonralarda insan ne kadar eksik büyüdüğünün farkına varıyor. Böyle büyüdüğümüz için belki de yanlış yapmaya meyilliyiz kim bilir? Küçükken okşanmayan o başımızı yanlış kişilere okşatmaya çalışıyoruz çoğu zaman. Aslında her şeyimiz varken buna rağmen ne kadar eksik büyüdüğümüzü bu yaşımızda anlıyoruz. Bir derdimiz olduğunda toplum tarafından ayıp karşılanır korkusuyla kaç yıldır sustuk hiç düşündük mü? Kaç yıl boyunca dertlerimizi kendi başımıza halletmeye çalıştık hiç farkına vardık mı? Ergenliğimizde herkesin başından geçen karşı cinsten hoşlandığımızı kaçımız yakın gördüğü aile bireyiyle ya da anne babamızla paylaşabildik ki… Çünkü ayıp, çünkü yasak, çünkü bu yanlış ve kötü. Böyle büyümedik mi çoğumuz. 

Şimdi bu yaşımızda canımızı ölesiye acıtan biri olduğunda bile hangimiz gidip bu durumu ailesiyle paylaştı? Hangimiz gidip annesinin ya da babasının dizine başını koyup dolu dolu ağladı? Kaçımız evde gizli gizli ağlamak yerine annesiyle dertleşti? Biz değil miyiz ağladığımız belli olmasın diye ailemizin yanına inerken yüzümüz kapatıcı süren? Neden mi böyle yaptık peki; 

Çünkü ayıp. Çünkü insanlar ne dertlerle uğraşırken bizim derdimiz bu mu… Alacağımız tepkiler , cevaplar hep bu şekilde değil miydi ? Bunu hepimiz biliyoruz.  Oysa ki sınanmadığın acının canı nasıl yaktığını ne bilir ki diğeri…Kalbimizde  en çok bunun boşluğu yok mu ? Var, en çok bunun boşluğu var. Sürekli yanlış insanlarla doldurulmaya çalışılan koca bir boşluk var. Kolay kolay dolar mı , asla.. Ve ben bu koca boşluğu senin doğru olduğunu düşünerek doldurmaya çalıştım Berceste’m. Ve sen bunu göremeyecek kadar kördün. Ne kadar gerçeğin farkında olsam da yerine bu yüzden birini koyamıyorum.

Senden sonra ne mi oldu? Çocukluğumdan gelen o koca boşluk doldu sandığım an daha büyük bir boşluk oluştu sevgilim. Nasıl dolduramayacağımı bilemediğim koca bir boşluk. Her sabah güçlü uyanıp günü zayıflığımla bitiriyorum. Her sabah o koca boşluğu doldurduğumu düşünüp , geceyi zor ediyorum. Senin güzel sözlerinde hissettiğim güveni bir daha bulamamak mı yoksa senden sonraki acımı tek başıma yaşamak mı daha zor bilmiyorum ama bunları annemle konuşup acımı dolu dolu yaşasaydım belki bu zamana iyileşmiş olurdum. İnsanı içinde yaşadığı duygular çökertiyor çünkü. Bunu bilirim. Bunu en iyi ben bilirim. 

Berceste’m, sen hala içimde varken bütün hayallerim seninle. Bilmiyorum üstesinden nasıl gelirim ama sanki sen olmazsan kimse olmaz gibi geliyor. İhitmallerin bile mutlu etmeye yetiyor. Bu zayıflık mı yoksa sevgi mi bilmiyorum. Bildiğim tek bir şey varsa o da sayende kimseyi sevemediğim… 

Ve o güçlü kalbim şimdi yorgun ve bir gölgelik arıyor…

Abonelik
Bildir
guest
1 Yorum
Eskiler
Yeniler En çok oylananlar
Satır içi yorumlar
Tüm yorumları görüntüleyin

Okuyucuların Beğendiği İçerikler

Yazar sayımızın 300’ü aştığı şu günlerde hevesli yazarlarımıza yol gösterebilmek veya en azından daha kaliteli içerikler üretebilmeleri adına bazı ipucular vermek için bu yazıyı kaleme almaya karar verdim. Bu yazı boyunca bir dijital içeriğin nasıl yazılması gerektiğinden bahsedeceğim. Bublogta içeriklerinin bir kısmı şiir ve denemelerden oluşuyor ve bu yazıda söyleyeceğim şeyler bu içerikler için çok […]
Birçok kişinin ‘’zor ama maaşı iyi, garanti meslek gibi’’ düşünceleriyle ün kazanmış bir bölüm olan tıp fakültesini size en ince detaylarıyla aktaracağım. Öncelikle fakülteye gelmeden önce kendinizi ilk gün yapılacak çaylak şakasına ve ileri zamanlarda daha siz TUS isimli bölüm seçmenize yarayan sınava girmeden ‘’Sen ne doktorusun? ‘’ veya diş hekimliği ayrı bir bölüm olmasına […]
Yaşanan herhangi bir gün hiç yaşanmasaydı, her şey daha farklı olur muydu? Misal dün hiç yaşanmasaydı veyahut bundan yıllar önce bir gün hiç yaşanmasaydı yine aynı mıydı hayatınız? Kadere inanmak subjektif bir bakış açısı olarak görünebilir ancak hayatın akışı olarak farklı bir yerden durumu ele alabiliriz. Bütün malzemeleri özene bezene kesip, doğrayıp harika bir yemek […]
Herkesin ölmeden görmek isteyeceği bir yer vardır. Yoksa da henüz keşfetmemiştir… Benim için burası Norveç. “Soğuk Cennet” veyahut “Kuzeyin İncisi” denilen bu ülkenin lanse ettiği imajı bir görseniz aşık olmamak elde değil. O yüzden henüz kendi ülkenizi keşfetmediyseniz ileride belki yol arkadaşım olabilirsiniz! Norveç ”Soğuk Cennet” Ülkenin yönetim biçimi anayasal monarşi ve başkenti Oslo‘dur. 385,207 […]
Her kitap ayrı güzel, dünyasına girdikten sonra… Ama bazı başyapıtlar vardır, gerçekten okumak zevk verir. Okudukça içine düşer, yeni bir dünyanın kahramanı olursunuz. Herkes için değişebilecek bir liste… Daha iyisi varsa da ben okuduğum kadarını biliyorum ve bunlar şu an en iyisi! Daha birçok türde konuşulacak kitaplar olsa da üç ayrı türde üç başyapıt derledim, […]

İlgini Çekebilir

Çoğumuzun, adını belki de hiç duymadığı fakat yaşamımızda denk gelebileceğimiz, farkında ve bilinçli olduğumuz takdirde erken tanı ve tedavi seçeneklerini düzenleyebileceğimiz, benim ise özel eğitim alanında tanıştığım bir sendromdan bahsetmek istiyorum sizlere: DiGeorge Sendromu. DiGeorge Sendromu (DGS) 22. kromozomun (22q11) delesyonu (kromozomun bağlı bulunduğu parçadan kopup silinmesi, yok olması) ya da translokasyonu (kopan veya kaybolan […]
“Sisyphus’u gördüm, korkunç işkenceler çekerken: yakalamış iki avucuyla kocaman bir kayayı ve de kollarıyla bacaklarıyla dayanmıştı kayaya, habire itiyordu onu bir tepeye doğru, işte kaya tepeye vardı varacak, işte tamam, ama tepeye varmasına bir parmak kala, bir güç itiyordu onu tepeden gerisin geri, aşağıya kadar yuvarlanıyordu yeniden baş belası kaya, o da yeniden itiyordu kayayı, […]
Bugün 10 Mart 2022. Gülistansız 796. gün “Ne durumdayım biliyor musunuz? Ölüm Allah’ın emri, ölüm dünyada var. Gençlerin ölümü zor ama biz her gün yeniden ölüyoruz. Her gün… Toprağa bile basmaya kıyamıyorum, acaba kızım içinde olabilir mi diye. “ 21 yaşında, Tunceli’de bir üniversite öğrencisiydi Gülistan Doku. 5 Ocak 2020 tarihinden bu yana haber alınamıyor. […]
Bir girişim fikriniz var ve bu alanda bir marka oluşturmak istiyorsunuz ya da henüz küçük bir işletmesiniz ve işletmenizi büyütüp kârınıza kâr katmak istiyorsunuz. İşte bu yolda atmanız gereken ilk adım markalaşmak olmalıdır. Peki marka nedir?                Marka yalnızca kalabalık bir pazarda sizi diğerlerinden ayıran isim, logo ve slogandan ibaret değildir. Markanız insanların sizinle etkileşimde […]