‘’Beklenti, yaşamın ta kendisidir.
Beklentilerle teselli ederiz kendimizi.’’
-Niye beklemek bu kadar önemli?
+Nasıl yani?
-Dayım, öğle yemeğine kadar bekliyorum. Dinleniyorum o arada, dedi.
Babam, akşam olsun da dinleneyim diye akşamı bekliyorum, dedi.
Ben de bekliyorum mesela. Sen pazar günü pikniğe gideceğiz, dediğinde tüm hafta o günü bekliyorum.
Sen de dizim var bu akşam, diyerek aslında tüm gününü onu düşünerek geçiriyorsun. Reklama giriyor dizi. Bu sefer her reklamı bir sonrakini bekleyerek izliyorsun.
Ben de teneffüsün gelmesini bekliyorum. Ta ki sabahtan beri beklediğim beden eğitimi dersine gireyim.
Neydi o kelime, geçen hafta söylediğin?
+Hangisi?
-Söylediğinde sana tekrar tekrar sorduğum kelime.
+Prompter mi?
-Hayır, o ne be? Dayımla konuşurken söylemiştin ya. Birisi ölmüş de çocukları arayıp da yeni bebeklerinde bulmuşlar. Neyi aramışlar?
+Haa. Teselli.
-Hah, evet o.
Az önce saydıklarım gibi. Sadece istemediğimiz bir durum altındayken mi gelir bu teselli bulma çabaları?
Ben de mesela sıkılınca teneffüsü beklerim ondan sordum.
Yaşamımız koca bir bekleyişten mi oluşuyor?
Koskoca bir teselli mi hayatımız?
Babam beni çarşıya götürdü. Bir makinede “Lütfen bekleyiniz… İşleminiz gerçekleştiriliyor.” yazıyordu.
Kuzenime “Ne yapıyorsun?” diye sordum. Sınavıma iki ay kaldı, onu bekliyorum, dedi.
Ha bir de bakkalda bekliyorum ben. Oysa iki ekmek var elimde. Önümde kaç kişi varsa her birini tek tek bekliyorum.
-Peki şu an neyi bekliyoruz?
+Yansın yeşil ışık. Kırmızıyı bekle. Aslında diğer araçları beklemen lazım.
-Ambulans, polis, itfaiye beklemiyor?
+Hayat kurtaracak, mal kurtaracak. Üzülmesin insanlar diye.
-Onlarınki hayat da bizimki ney?
+Acil bir durum olmasa onlar da bekliyor.
-Amaaan hep bize denk gelir zaten.
Bir tane yol yapsınlar herkes beklemeden gitsin.
Ya teselli için bekliyoruz ya da işimiz görülsün diye. Bizi bekletenler, beklediğimizde ne kazanıyor ki?
Bizi bekletenler de bekliyor mu?
+Oğlum sen bunları nere…
-Anne bekleme. Duymuyor musun sesleri? Arkadaki araçların sahipleri beklemeyi sevmiyor anlaşılan. Yeşil ışığa sıra gelmeden gitmek istiyorlar. Bir saniye daha bekleseler ne olacak sanki?