Aile ne demek?
Aile kan bağı değildir kesinlikle. İnsanın kanından önce canı vardır. Yani can bağı kan bağından önce gelir. Hepimiz büyüdüğümüz evdeki topluluğa aile diyoruz. Evet, yanlış da değil. Ancak bir husus var atladığımız. Herkes kan bağıyla akrabadır, ailedir. Aslolan kan bağını can bağına dönüştürebilmekte. Bir anne, bir baba çocuğuyla arkadaş gibi konuşabiliyorsa birbirleri arasındaki güven bağı sapasağlamsa işte o zaman aile olunur. O aile evlatlarının yaptıkları hataları sürekli onların yüzüne vuruyorsa o aile zaten aile olamamıştır. Bu yüzden de gençler ailelerinden uzaklaşırlar. En yakınındakiler en uzağındakiler olmuştur.
Günümüzde anne babasından her şeyini saklayan o kadar çok genç var ki… Çoğu aile, evlatlarının bu durumunu anlamak istemiyor, sormuyor bile çocuğuna ne olduğunu. Bir genç ailesinden bir şeyler saklıyorsa bilin ki hayatına mal olacak şeyler için saklıyordur. Hayallerini korumak için yapıyordur. “Hayal et ki gerçek olsun.” diye bir söz var. Böyle bir ailede büyüyen bir gencin tutunabildiği tek şey hayalleridir. Bu yüzden hayal eder ve gerçek olmasını bekler.
Gelelim bu gençlerin kararlarının aile üzerindeki etkisine. Benim şahit olduğum kadarıyla gençlerin kararlarına saygı duymayı geçtim, dinlemiyorlar bile. Sırasıyla başlıyor okul tercihleri, meslek seçimi, hangi üniversiteye gideceği… Derken sadece anne babanın karar verdiği bir hayat oluyor. O gencin kaderini aile seçiyor, belirliyor. Silik bir insan silüeti… Kendi tercihlerini yapamayan beceriksiz bir genç, kim ister ki onunla olmayı? Bir gencin tek istediği şudur ailesinden: Kendisine saygı duyulması.
Bu durumun sonucu ne olacak? Ben biliyorum. Yeni bir genç doğacak. Evet, doğacak. Tek başına da olsa ayakta kalmayı öğrenen bir genç doğacak ve hızlı bir şekilde büyüyecek. Ailesini yok sayacak, benim hayatım deyip istediği şeyi yapacak, kısacası o asi ruhlu genç olacak. Eski hâlinden eser kalmayacak. Ve bunun baş sorumlusu AİLESİ olacak ne yazık ki!
Ben de bir genç olarak yaşadıklarımdan ders çıkarabilecek miyim? Şu an bilmiyorum ama hayat bana ne kadar zorluk verirse ben de o kadar azimli olacağım. Kendime her yeni sayfa açmaya kalktığımda daha da üstüme gelecek hayat biliyorum. Ama vazgeçmeyeceğim. Ben de her şeye rağmen o beyaz sayfaları açmaya gayret edeceğim. Yeni başlangıçlar bir yerlere ulaştıracak beni. Sona geldiğimde yenisini açacağım. Ama şunu da unutmadan yapacağım bunu: “Her şeyin başlangıcı aslında bir sondur. Geleceğin, geçmişin; eskinin, yeninin. Sonlarımız ne kadar iyi olursa yeni başlangıçlar da o kadar sağlam olur.”
Sevgiyle kalın…